Elektrikli Arabanın Dezavantajları ve Avantajları Nedir?

Geleneksel içten yanmalı motorlu araçlara alternatif olarak üretilen elektrikli arabalar çevre dostu sürdürülebilir bir ulaşım seçeneği sunar. Çevresel ve ekonomik anlamda birçok avantaj sunan elektrikli arabaların bazı dezavantajları da mevcuttur. Peki, elektrikli arabaların tercih edilmesinde önemli bir rol oynayan avantaj ve dezavantajlar nelerdir?

Elektrikli arabanın avantajlarını şu şekilde sıralamak mümkündür: 

• Çevreye duyarlılık
• Daha konforlu bir sürüş deneyimi
• Sessiz çalışma
• Yüksek performans
• Düşük yakıt maliyeti
• Düşük bakım masrafları
• Uzun motor ömrü

Elektrikli arabanın dezavantajları ise şöyledir: 

• Kısıtlı menzil
• Uzun şarj dolum süresi
• Şarj istasyonu yetersizliği
• Sınırlı batarya ömrü
• Yüksek fiyat

Şimdi elektrikli arabanın çalışma mantığına, hangi dezavantaj ve avantajlara sahip olduğuna daha detaylıca bakalım.

Elektrikli Arabaların Avantajları

Elektrikli araçların sunduğu avantajların başında yer alan çevreye duyarlılık daha az ya da sıfır emisyon özelliğinden kaynaklanır. Benzin ya da mazotla çalışan içten yanmalı motorların yerine elektro mıknatıslar ile faaliyete geçen elektrik motorlarının kullanıldığı elektrikli arabalar, egzoz gazı salınımı gerçekleştirmeyerek çevre dostu bir çözüm sunar. 

Elektrik motorları konfor ve performans gibi konularda da araçlara rakipsiz özellikler kazandırır. Elektrikli arabalar hızlı bir ivmelenmeye sahiptir. Elektrik motorlarının anlık olarak tork üretebilmesi ile mümkün hale gelen hızlı ivmelenme sayesinde elektrikli arabalar, oldukça seri bir şekilde hızlanıp yavaşlayabilir. Elektrikli arabalar sahip oldukları yüksek performans ile geleneksel araçların bir adım önünde yer alırken sessiz bir şekilde çalışarak da benzersiz bir konforda sürüş deneyimi yaşatır. 

Elektrikli arabaların sürüş deneyimini artıran özelliklerinden biri de ağırlık merkezlerinin düşük olmasıdır. Düşük ağırlık merkezi özelliğinin sırrı bataryaların aracın altında konumlandırılmasında yatar. Bu özellik sayesinde elektrikli arabalar sürücüler için daha iyi bir denge ve yönetilebilirlik sunarak sürüş deneyimine katkıda bulunur. 

Kompleks bir yapısı bulunan içten yanmalı motorlara sahip arabalarda egzoz sistemi, debriyaj balatası, vites kutusu, benzin deposu ve yağ filtreleri gibi birçok aksam mevcuttur. Dolayısıyla aracın düzgün çalışabilmesi için düzenli aralıklarla bakıma sokulması ve bakım sırasında tüm aksamlarının gözden geçirilmesi kritik bir önem taşır. Aynı zamanda bu aksamlardan herhangi birinin arızalanması aracın performansını doğrudan etkileyeceği için değişim ya da tamir gerçekleştirmeden trafiğe çıkılması oldukça güvensiz, bazı durumlarda ise yasaktır. 

Elektrikli Arabalar Nasıl Çalışır?

Elektrikli arabaların çalışma prensibi ise oldukça basit bir sisteme dayanır. Hareket etmek için ihtiyaç duyduğu tüm gücü doğrudan bataryadan alan elektrikli arabalarda benzinli ve mazotlu araçlarda bulunan akşamların çoğu mevcut değildir. Haliyle arızalanma ihtimali daha az olan elektrikli arabaların bakımları da kolay, hızlı ve düşük maliyetli bir şekilde gerçekleştirilebilir. 

Elektrik motorlarının, içten yanmalı motorlara oranla daha uzun ömürlü olması da elektrikli arabaları ekonomik bir tercih haline dönüştürür. Buna ek olarak elektrikli arabalar yakıt maliyeti bakımından da avantajlı konumdadır. Geleneksel araçlarda yakıt olarak kullanılan benzin ya da mazot tutarına göre elektrikli arabaların şarj dolum maliyeti %75 oranında tasarruf sağlar.

Tüm bu avantajlar elektrikli arabaların günümüzde sıklıkla tercih edilmesinin ve giderek yaygınlaşmasının temel sebepleridir. Ancak her şeyde olduğu gibi elektrikli arabalar söz konusu olduğunda da birtakım dezavantajlardan da bahsetmek gerekir. 

Elektrikli Arabaların Dezavantajları

Elektrikli arabaların en büyük dezavantajlarından biri menzildir. Şarjı tam kapasite dolu durumdayken uzun yollar kat edebilen elektrikli arabalar söz konusu şarj dolum istasyonu bulmak olduğunda yarı yolda kalma riski yaşanmasına neden olabilir. Bu riski tamamen ortadan kaldırmak için uzun bir seyahate çıkmadan önce güzergâh iyi ayarlanmalı ve şarj dolum istasyonlarının konumuna göre bir rota tayin edilmelidir.  Türkiye’de günümüz şartlarındaki şarj dolum istasyon sayısı göz önünde bulundurulduğunda elektrikli araba ile gidilebilecek yerler maalesef ki kısıtlı olabilir.

Şarj konusunda öne çıkan bir diğer dezavantaj ise dolum sürelerinin uzunluğudur. Temelde elektrikli arabaların şarjını evsel elektrik kullanarak bile doldurmak mümkündür. Ancak bunun için 24 saati aşan süreler gerekebilir. İstasyonlarda bulunan şarj aletleri ise daha kısa sürelerde elektrikli araba bataryasının şarj edilmesine imkân verir.  Özellikle seviye 3 olarak adlandırılan ve giderek daha fazla yaygınlaşan hızlı şarj dolum istasyonları sayesinde yaklaşık 30 ila 40 dakikalık bir sürede elektrikli arabaların bataryalarını %80 oranında şarj etmek mümkündür. Tabii bu süre geleneksel araçların yakıt dolum süreleri ile karşılaştırıldığında elektrikli arabaların hanesine eksi puan olarak yazılır.       

Elektrikli arabaların motorlarının daha uzun ömürlü olduğundan bahsetmiştik. Söz konusu batarya ömrü olduğunda ise bu durum tersine döner. Elektrikli arabaların bataryaları kısıtlı bir ömre sahiptir. Zaman içerisinde performansı zayıflayan ve ömrü tükenen bataryaların tamiri mümkün değildir. Bu durumda yapılması gereken tek şey batarya değişimidir. Dolayısıyla elektrikli araba kullananlar batarya değişiminden kaynaklı ek maliyetler ile karşılaşabilir. 

Elektrikli araba alımını zorlaştıran dezavantajlar listesinin üst sıralarında yüksek fiyatlar yer alır. Özellikle batarya maliyetlerinin ve karmaşık üretim süreçlerinin etkisi ile artan elektrikli arabaların fiyatları geleneksel arabalara kıyasla yüksek olabilir. 

Elektrikli arabaların dezavantajlarına bakıldığında çoğunlukla batarya ve batarya ile doğrudan alakalı şarj dolum unsurlarının öne çıktığı ilk anda fark edilebilir. Ancak elektrikli otomobil üreticisi markalar süratle gelişen teknoloji ışığında bu sorunlara çözüm bulmak için hızlı bir yarış içerisindedir. 

Elektrikli arabaların ilk piyasaya çıktıkları yıllarda sahip oldukları özellikler ile günümüzde üretilen modellerin özellikleri kıyaslandığında bu hızlı gelişim net bir şekilde gözlemlenebilir. 

Dünya çapında tanınmış birçok markanın gelecek yatırımlarını yönlendirdiği ve çetin bir rekabetin yaşandığı sektörün gelişimi ile beraber elektrikli arabaların çok uzak olmayan bir zamanda tüm bu dezavantajlardan kurtulması beklenmektedir. Haliyle elektrikli araba modelleri geleceğe şimdiden yatırım yapmak ve benzersiz avantajlardan faydalanarak sürüş deneyimini katlamak isteyenlerin öncelikli tercihleri arasında yer alır.